Malatya İçin Çok Çalışırsan Uyursun Uyumayan Mı Var Bizde Uyuyoruz…?
Hangisini anlatayım…
Uyku da başlayayım…
Uyku siyasetçilerin performansını etkiler mi? Gün içinde yoğun program akşam telefon görüşmeleri ağırlamalar uğurlamalar olur…
Bazen gün yetmez siyasetçilere
Öyle ya çok çalışırlar…Koca şehrin ülkenin yükü omuzlarındadır…
Malatya için gece-gündüz demeden çalışan, siyasilerimize sahi çok üzülüyorum…Bizler için çalışıyorlar…Ya bizler ne yapıyoruz gazetecilik mi?
Gözleri kapandığı an fotoğraflarını çekip uyudular diye haber yapıyoruz…Olmaz olamaz…Bu Gazetecilik(!)
Yandaş mı-Candaş mı? Ne desem…
Kelime dağarcığım allak bullak…
AK Parti Kongresi… Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Milletvekilleri-Belediye Başkanları-STK Temsilcileri delegeler Kongre Kültür Merkezinde konuşmalar sürüyor…
Objektifimize bir anda takılan kare…AK Parti Malatya Milletvekili Prof.Dr. Abdurrahman Babacan gözleri kapanmış uyuma vakti ile gözleri kapanmış…Deklanşöre değen el ve ortaya çıkan kare…
Ne var bunda…? Milletvekilimiz gece-gündüz Malatya için çalışıyor bir an gözlerini kapattı o resmi çektiniz uyku vakti diye yazdınız…Çok mu önemli…?
Malatya için çok çalışırsan uyursun uyumayan mı var? Manşeti çıkar ortaya…Araştırdım siyasilerin uyku vakitlerini çok da bilgi sahibi oldum…
Bu konuda bilgisizdim…
Hay Allah unutuyordum…Bilim dünyası uykunun işlevi ve evrimsel nedeni konusunda henüz geniş kapsamlı ve birleştirici bir teori üretemedi…Kızıyorum bilim dünyasına da…Onlarda bana kızıyordur…Ey Ali Aladağ sus diye…
Bazen bende uyuyorum…Ne var bunda…?
Milletvekilimiz Babacan da uyuyor…Belki Babacan uyuyan Malatyalıları uyandıracaktır…
Belki de Babacan uyuyor taklidi yaparak hangi gazeteci kendi haberini yapacak onu ortaya çıkartmanın planını yapmıştır…Yandaş mı- candaş mı?
Ben şimdi yandaş mıyım candaş mı…Anlamadım gitti?
Uyumanın dayanılmaz cazibesi…
Aha…Hatırladım…Aklıma geldi yazayım…Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç uyuklamasıyla ün kazanan bir bakanımızdı…
Oysa Türk siyasi hayatı uyuyan başbakan, bakanlar ve milletvekilleri ile doluydu… Şimdiye kadar o kadar çok kişi, olmaması gereken yerde uyumuştu ki, gazetelere haber oldular…
Siyasi hayatımız ayakta uyuyanlar, Genel Kurul da uyuyanlar, Meclis koltuklarında uyuyanlar, bir gözü açık uyuyanlar, şekerleme yapanlar…Uzar gider…
Siyasilerin birçoğu uzun konuşmalar yüzünden uyumaya başlar…Hiç unutamam…Özal’la yan yana oturan iki bakanı Işın Çelebi ile Kamran İnan güzel uyuma pozu verirlerdi…
Erbakan hoca, tek gözü açık uyurdu diyen de oldu. Kimse onun uyuduğunun farkına bile varmazdı…
Söyleyeyim…Ahmet Tekdal, uykusu geldin mi liderinin yanında bile uyumaktan geri kalmazdı…
Babacan’dan Baba’ya…Demirel ne kadar yorgun olursa olsun uyumamak için kendini tutardı diyeni ve ardından da lakin göz kapaklarına söz geçiremezdi…Diyeni de duyduk… Meclisteki bir oylamada uyuyan Demirel, gözleri kapalı bir vaziyette oylamaya katılıp elini havaya kaldırmıştı… Bu da uykunun halk dilinde “Tilki Bayıltması” denilen şeklini sunmuştu bize…
Milletvekillerine tüyo vereyim…Mecliste Uyumak için en uygun favori yer arka koltuklardır…
İnönü öğlenleri yaptığı yarım saatlik şekerlemeleriyle ünlüydü…Gül’ün şekerlemesine tanık olmadık mı? Mesut Yılmaz ve nice siyasilerin uyumalarına…
Uyku tatlıdır…Hep ışıldayan gözleri mi göreceğiz…Bazen de uyuyan gözleri görelim…Bunu Babacan’da gördük…Babacan da …İnsandır yorgundur gözleri…Kongrede gözleri kapandı fotoğrafını çektik diye altına elbette uyuyan Milletvekili diye yazacak değiliz…
Bizde uyuyoruz…Sizde…
Uyumayan var mı?
El kaldırsın…
Malatya için gecesini gündüzüne katan Milletvekili Babacan yazıyı okuduktan sonra beni arayacak ve aynen şunu diyecek ben uyumadım bir an gözüm kapalı olmuş o an fotoğraf çekmişsin…Bu gazetecilik mi…? Sahi benim yaptığım da gazetecilik mi?
Sizce…
Kararı siz verin…
Malatyalı ne derse baş üstündedir…
Umarım Telefonumun şarjı bittiği bir saatte aramaz hiç göremiyorum bari sesini duymuş olurum…
Kış geldi…
Deprem bölgesi Malatya’mızda…3.ncü kışı konteyner de geçireceğiz…
Gece-gündüz Malatya için çalışan vekillerimize selam olsun…Çalışmayan biz gazetecileriz…3.kışı da konteynerde geçireceğiz…Adıyaman-Kahramanmaraş ve Hatay aldı başını gitti…Ya Malatya…Gazeteciler olarak bir araya gelip “Ne oluyor?” diye ses verdik mi yok sen yok ben havalarında değil miyiz…?Malatya’da hak sahibi olamayan numaralar kaydığında destek alamayan kira ödemesinde yararlanamayan hakkı olduğu halde 6 Şubat’tan bu yana 1 çöp alamayan insanların sesi ola bildik mi? Deprem de yıkılan evlerin iş yerlerinin altında kalıp yakınlarını kaybeden kolunu bacağını kaybeden hangi Malatyalının sesi ola bildik…?
Yaz gazeteci yaz dediğinizi duyuyorum…Hangisini yazayım ki…Malatya’nın merkezin de Şıkşık ismi ile geçen ana arter üzerinde dört yol civarında evi iş yeri yıkılınlar ne olacak bizim halimiz ? dediklerinde kaç defa haber yapıp bazı yerlerin duymalarına vesile olduk? Diyorsunuz duyan mı var?
Haklısınız…Malatya’da halk sesini yükseltiyor kulaklar tıkalı varsa yoksa Söğütlü caminin yeri bakırcılar ve kuyumcular çarşısı gündemin ilk sırsını alıyor…Malatya’nın bugünkü halinde memnun olan var mı? Uyuyan varsa biz gazetecileriz…