Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, seçildiği ilk günden beri gerçeklikten uzak algılarla kamuoyu önünde başarısız göstermeye çalışıyorlar ama sizce de Başkan başarısız mı?
Selahattin Başkan’ın 5 yıllık büyükşehir belediye başkanlığı döneminin sona ermesine çok kısa bir zaman kaldı. Geride kalan 5 yılda elbette Gürkan Başkan’ın doğruları gibi hataları da oldu ancak dikkatimi çeken en önemli husus daha ilk günden itibaren sistematik bir linç kampanyasına tutulması oldu. Oysa Gürkan Başkan, yerel seçimlerin ardından belediyenin mali tablosunu doğru şekilde ortaya çıkarabilmek için çok titiz bir çalışma yaptırdı. Bu çalışmaların ardından belediyenin adeta bir çiftlik gibi yönetildiğini hep birlikte öğrendik. İlkokul mezunu kişilerin o dönem bir öğretmen maaşının üç dört katı kadar ücret aldığını da öğrendik işe gelmeden maaş alanları da kiralık araç krallığını da fuarlar için çadırlara ödenen milyonlarca lirayı da öğrendik.
Gürkan Başkan, ciddi bir borç yükü altında olan belediyeyi devraldı, 9 ay sonra Elazığ depremi yaşandı akabinde etkileri 2 yılı aşkın süren pandemi süreci yaşandı ve son olarak Kahramanmaraş merkezli asrın felaketi meydana geldi. Üstüne üstlük 21 yıllık AK Parti iktidarının global dünyanın da etkileri ile mali açıdan en sıkıntılı dönemini de bu dönemde yaşadık, yaşamaya da devam ediyoruz.
Tüm bu olumsuzluklar içerisinde Selahattin Gürkan döneminde, Fuar Merkezi hizmete girdi, buğday pazarı tamamlandı, Kayısı Ticaret Merkezi tamamlandı, şehir içi yolların kalitesi ciddi manada yükseldi, borç batağına saplandığı için icralarla uğraşan Esenlik yeniden ayağa kalkmayı başardı, çok sayıda alternatif yeni yol hattı açıldı, Malatya’nın belki de en kıymetli arazisi inşaata kurban edilmeden 100. Yıl parkı yapıldı, tören alanı için meydan yapıldı, şehir kütüphanesi hizmete girdi ve daha birçok Malatya’ya gelecek on yıllarda hizmet edecek eser tamamlanarak vatandaşların kullanımına sunuldu.
Tüm bu projeler bir kenara dursun vizyonsuz yerel yöneticiler yüzünden neredeyse kayısı pazarını bile kaybedecek hale gelmiştik. Gürkan Başkan ile unutulmaya yüz tutmuş Kayısı Festivalleri yeniden düzenlenmeye başlandı, Kayısı Ticaret Merkezi Projesi ile artık kayısı markasının hangi şehre ait olduğu ve fiyatlarının hangi üreticiler tarafından belirleneceği perçinlendi.
Allah aşkına Güngör Caddesi üzerinde yer alan Malatya’nın en kıymetli arazisinin üzerine 300 dönümlük bir alan yeşil alan olarak ayrıldı, 100. Yıl parkı inşa edildi. Gürkan değil de bir başkası olsaydı görevde emin olun bu alanda çoktan on on beş katlı binalar dikilmişti.
Malatya’yı fuar merkezi yapacağız diyen zihniyet fuarları çadırda düzenliyordu ve sonradan öğreniyoruz ki bu çadırları kiralamak için milyonlarca lira para ödeniyormuş. Gürkan döneminde Orduzu’ya son derece modern Kongre ve Fuar Merkezi inşa edildi. Vizyon budur, eser budur.
Elazığ depreminin akabinde çok sayıda okulun depreme dayanıksız olduğu ortaya çıktı. Bizzat Gürkan’ın Malatyalı İş Adamlarıyla kurmuş olduğu diyaloglar sayesinde çok sayıda okul bir yıl gibi kısa sürede tamamlanarak eğitime yeniden açıldı.
Dünya kupasının ardından dünyanın en büyük organizasyonlarından olan EXPO 2028 Malatya’ya kazandırıldı.
Malatya’nın yeniden inşa sürecinde çok önemli olan beton fiyatlarında fahiş fiyat uygulayan fırsatçı firmalara karşı Esenlik bünyesinde anında beton üretim tesisi açıldı ve bir anda inşaat maliyetleri önemli ölçüde azaldı.
Tüm bu hizmetler ortadayken neyin konuşulmasını istiyorlar OHAL Valisinin talimatı ile bir saatliğine paralı hale gelen ekmek ve toplu taşımanın konuşulmasını, bazı televizyon kanallarında Başkan Gürkan’ın cımbızla çekilmiş konuşmalarından bir bölümünü…
Bakın 6 Şubat depremlerinin üzerinden 11 ay geçti neredeyse halen Hatay’da enkaz içerisinden depremde hayatını kaybetmiş insanlarımızın kemikleri çıkıyor. Başkan Gürkan, Haberturk canlı yayını esnasında tam da bunu kast ediyordu esasında. Evet başımıza bir afet geldi ancak kayıp bir tek vatandaşımız kalmadı, ölülerimizi de enkazlardan çıkartıp dinimize uygun şekilde toprağa verdik demek istiyordu. Elbette herkes bir tek canımızın dahi burnunun kanamasını istemez ancak en kötü bir mezarının olması da aylarca süren belirsizlikten çok daha iyidir. Bu duyguyu Hataylı kardeşlerimize sormak lazım.
Özetle diyorum ki geride kalan 5 yılı değerlendirirken Elazığ ve Kahramanmaraş depremlerini, pandemiyi ve ülkenin genel ekonomik şartlarını göz önünde bulundurmayı, borç batağında devralınan bir belediye gerçeğini unutma; buna rağmen şehre kazandırılan eserleri görmezden gelme buna göre tart düşün. Ben bu doğrultu da Başkan Gürkan’ı son derece başarılı buluyorum, bir dönem daha en azından devam etmesinin şehrimize büyük katkıları olacağına yürekten inanıyorum.
REMZİ HAYTA-MALATYA FLAŞ HABER